BASINA VE KAMUOYUNA
Kürt tarihi dünya literatürüne “katliamlar tarihi” olarak geçmeye maalesef devam etmektedir. Ortadoğu’da birleşen kirli ittifaklar Kürtlerin yaşam hakkına yapılan ağır saldırıları görünmez kılmıştır. Geçmişte farklı adlar, farklı kimliklerle Kürtleri katledenler bugün de IŞİD terör örgütü adı altında çeşitli devletlerden aldıkları güç ve destekle Kürt sivil halkına karşı en ağır ve barbarca suçları işlemektedir. Işıd adı altına terörize olan ve sunni selefi çizgiye mensup olduğunu deklare eden işid terör örgütünün, kobanide yaşayan sunni olan Kürtlere saldırılarının sadece işid terör örgütü ile izah edilemeyeceğinin ve işin uluslararası bir boyutunun olduğunu açıkça ifade ediyoruz. Hedef İslamiyet, şeriat yada özgürlük değil, sadece kürt kazanımlarıdır.
Hiçbir evrensel değere tabi olmayan bu vahşi grup, Şengal’de katliamlarıyla onbinleri göçe zorlamışken şimdi de bütün gücüyle Kobani bölgesine saldırılarını yoğunlaştırmış, bu saldırılar nedeniyle yüzlerce sivil hayatını kaybetmiş, binlercesi yaşam alanlarını terk etmek durumunda kalmıştır. Bu vahşi saldırılara karşı Kobani halkıyla dayanışma içinde olmak, insani sorumluluğun gereği olduğu gibi, Kobanideki sivil Kürt halkını korumak devletlerin ve uluslararası toplumun da ahlaki ve hukuki bir sorumluluğudur.
Şırnaktaki sivil insiyatif olarak öncelikle Kürt toplumuna ve elbette tüm insanlığa Kobanide yaşanan bu vahşete karşı sessiz kalınmaması ve maddi ve manevi destek sunulması çağrısında bulunuyoruz. Rojava sadece Kürtler için değil çevrelerindeki katliamlardan kaçarak bu bölgeye sığınan tüm halklar için güvenli bir liman olmuştur. Bu yüzdendir ki, değer tanımaz, insanlıktan çıkmış bu gruplar saldırılarını tüm ağırlığıyla Rojava’ya yöneltmişlerdir.
Bir büyük katliam daha yaşanmadan, insanlık tarihine yeni bir utanç sayfası daha eklenmeden uluslararası toplumu harekete geçmeye ve gerekli önlemleri almaya çağırıyoruz.
Hükümeti de saldırılardan kaçarak Türkiye’ye sığınan sivil halka acilen gerekli korunma, barınma gibi her tür insani yardımı yapmaya davet ediyoruz.
Bizler Bölgedeki sivil toplum örgütleri olarak, Rojava ve Şengal için başlatılan maddi ve manevi yardım çalışmalarına arttırarak devam edeceğiz.
Tüm Türkiye Halklarından insanlık dışı saldırılara maruz kalmış Kobani halkı için dayanışma ve duyarlılık beklediğimizi ifade etmek istiyoruz.
Katliamların yıl dönümlerinde anma törenleri yapmak elbette önemlidir. Asıl olansa katliamlar yaşanmadan halkların kötü zamanlarında birbirleri ile dayanışma ve birlik olmalarıdır. Gecikilen her gün barbarlığa verilen prim olarak tarihe geçecektir. Şengalde kobani de yapılan katliamlara sessiz kalmak, katliamcılarla ortak hareket etme anlamına geleceğini buradan açıkça ifade etmek istiyoruz.
Tüm Halkımızı bir kez daha Kobani Halkı ile birlik ve dayanışma içinde olmaya çağırıyoruz. Cegerxwin’in deyimiyle "kurdino! bibin yek! ger hûn nebin yek, hûn e herin yek bi yek.