ŞIRNAK T TİPİ KAPALI CEZAEVİNİNİN SORUNLARINA İLİŞKİN RAPOR
Şırnak T Tipi Cezaevinde bir çok sorunun yaşandığı ve bu sorunlar nedeniyle siyasi tutuklu ve hükümlülerin Ziyarete çıkmama, yemek almama ve telefon görüşüne çıkmama ve açlık grevine girme şeklinde eylemlere başladığı bilgisinin ulaşması üzerine Şırnak Barosu’na bağlı avukatlar ve insan hakları savunucuları Av. İdris TANIŞ, Av. Aycan İRMEZ, Av. Büşra DEMİR, Av.Zozan AÇAR, Av.Osman CİNGÖZ ve Av.Emirhan UYSAL sorunları birinci ağızdan dinlemek üzere Şırnak T Tipi Cezaevinde tutuklu olarak bulunan Fırat BİLİR, Maruf BENEK ve Maruf İKE ile yaptıkları görüşmelerde aşağıda yer alan sorunların varlığını tespit etmişlerdir.
1- Siyasi tutuklu ve hükümlülerin bulunduğu tüm cezaevlerinde tutuklu ve hükümlülerin sorunlarını, istek ve görüşlerini dile getiren temsilciler bulunmasına rağmen; Şırnak Cezaevi İdaresi ısrarla Şırnak Cezaevindeki tutuklu ve hükümlüleri muhatap almama kendilerine temsilci olarak seçtikleri kişiler ile görüşmekten kaçınmaları, dilek ve isteklerinde ısrarcı olmaları halinde sürgün ve disiplin cezalarıyla tehdit edilmeleri en önemli sorunlar arasındadır. Bunun çözümü Temsilcilik kurumunun benimsenerek, tutuklu ve hükümlülerin kendilerine temsilci olarak seçtikleri kişilerin idarece muhatap alınması ve bu temsilcilerle diyaloğa geçilmesidir.
2- Şırnak Kapalı Cezaevinin açılmasından sonra Şırnak İli ve İlçelerindeki tüm tutukluların duruşmaları burada olmasına rağmen; Şırnaklı olan Tutuklu ve hükümlüler Şırnak’tan çok uzaktaki cezaevlerinde tutulmakta; Bunun yerine Gaziantep, Adana, Şanlıurfa ceza evlerinde bulunan ve hırsızlık, tecavüz, cinayet, gasp, dolandırıcılık gibi yüz kızartıcı suçlardan mahkum olan insanların Şırnak cezaevine nakil edilmektedirler. Böyle bir politika ile 70-80 kişilik siyasi tutuklu ve hükümlüleri pasif bir konuma getirmek, onları bu şekilde yıldırmak gibi bir amaç güdülmektedir. Bu politika sonucu Şırnak İli ve İlçelerinde bulunan tutuklu ve hükümlü yakınlarının zor durumda bırakılması bu tutuklu ve hükümlülerin bu şekildeki uygulama nedeniyle aileleri ile görüştürülmemeleri de diğer bir sorundur. Ayrıca diğer cezaevinde nakil olarak buraya getirilen adi tutukluların ailelerinin de bu uygulama nedeniyle mağdur oldukları hususu da gözden kaçırılmamalıdır.
3- Şırnak Cezaevinde yeterli sosyal alanın bulunmaması , Her tutuklunun haftada 10 saat Hobiye çıkma yani sosyal aktivite bulunma hakları olmasına rağmen Şırnak cezaevi idaresinin personel ve yer sıkıntısını bahane ederek hükümlü ve tutukluların bu haklarını gasp etmesi; Bu sorun Şırnak Cezaevi idaresine verilecek bir talimatla derhal giderilmesi gerekmektedir. Çünkü cezaevleri sadece cezalandırma amacı taşımamakta aynı zamanda ıslah ve rehabilite etme kurumlarıdır.
4- Siyasi tutuklu ve hükümlüler revire ve hastaneye götürülürken her seferinde çıplak bir şekilde aranmaları, Hastanede tedaviye götürülürken kelepçeli bir şekilde muayene olmaya zorlanmaları, ve revir yerine koridorlarda muayene edilmeye çalışılmaları, onur kırıcı olup ; Siyasi tutuklu ve hükümlüler bu uygulamalar nedeniyle revire ve hastaneye gitmemekte ve u nedenle ciddi sağlık sorunları yaşamaktadırlar. Bu şekildeki onur kırıcı davranışlar aynı Zamanda TCK 94. Maddesi gereğince işkence suçu olup bu uygulamalardan derhal vazgeçilmesi ve bu uygulamalara devam eden kişiler hakkında suç duyurusu yapılmalıdır.
5- Bir kısmı ağır hasta olan siyasi tutuklular tüm ısrarlara ve resmi başvurulara rağmen zamanında hastaneye götürülmemekte veya hastaneye götürülse bile çeşitli bahaneler üretilerek muayene edilmemeleri de diğer bir sorundur. Örneğin Abdurrahman YAY, Nurettin BAŞARAN ve İzzettin YILDIZ bu durumdadırlar.
6- Şırnak Cezaevi 1200 kişi kapasiteli olmasına rağmen sadece tek bir aile hekiminin görevlendirmesi ve bu hekiminde haftada iki gün sağlık hizmeti vermesi de yeterli değildir.
7- Siyasi Tutukluların koğuşlarının bilinçli bir şekilde birbirine uzak tutulmaları, Siyasi Kadın koğuşunun Adi tutuklu ve hükümlülerin bulundukları koğuşların ortasına alınmaları, Yeni tutuklanan Siyasi tutukluların Adi tutukluların koğuşlarına gönderilmeleri de sorun olup; siyasi pozisyonlarının değerlendirilerek kendilerinin uygun koğuşlara alınmaları gerekmektedir.
8- Dışarıdan getirilen Adi tutuklu ve hükümlülerin kendileri bir çok sıkıntı vermesine rağmen Cezaevi personelinin adi tutuklulara küfür etmeleri , dayak atmaları, ve siyasi tutsakların koğuşlarına yakın bir yerde süngerli oda dedikleri bir odaya atıp işkence etmeleri ; siyasi tutsaklara bu işkence ve onur kırıcı davranışları duymaları ve görmelerinin bilinçli bir şekilde sağlanması psikolojik bir baskı aracı olup; Cezaevi personelinin suç teşkil eden bu eylemlerden derhal vazgeçmeleri ve süngerli oda dedikleri odanın derhal kaldırılması zorunlu bir durumdur.
9- Şırnak Cezaevinde halen su şebekesinin bulunmaması, Kafeteryanın hizmette açılmaması ve personel eksikliğinin giderilmemesi de önemli sorunlardandır. Bu sorunlarla ilgili olarak Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı, Adalet Bakanlığı ve Belediye Başkalığı ile görüşülerek bu sorunların giderilmesi gerekmektedir.
Bu sorunların çözümü için bir an evvel harekete geçilmeli ve sorunlar çözüme kavuşturulmalıdır. Biz Şırnak Barosu ve İnsan Hakları Derneği olarak sorunların çözümü için hukuksal mücadelemize devam edeceğiz ve bu işin takipçisi olacağız. 26.06.2014
ŞIRNAK BAROSU İNSAN HAKLARI DERNEĞİ ŞIRNAK ŞUBESİ