92 KATLİAMINI UNUTMAYACAĞIZ
10.01.2014
Hepimizin malumu 1992 yılının 21-23 Mart ve 18-23 Ağustos tarihlerinde gerçekleşen olayların da içinde bulunduğu ağır bir trajedi dönemi yaşandı. Bu olaylarda onlarca sivil vatandaş, güvenlik güçleri tarafından kasten öldürüldü, yüzlerce kişi yaralandı ve hemen her kesin evleri, iş yerleri zarar gördü. İnsanlar kadın-çocuk, genç-yaşlı denmeksizin sokaklarda ağır hakaretlere uğradı, fiziki ve psikolojik saldırılara maruz bırakıldı. Olaylar sonrasında şimdi basın açıklamasını okuduğumuz şu yerde, insanlar doğa koşulları gözetilmeksizin yalın ayak, kimisi pijamalarıyla gelmek zorunda bırakılarak burada toplatıldı. Ve dönemin olağanüstü bölge valisi, dönemin valisi, burada bulunan kuvvet komutanları tarafından burada yaşayan halka adeta ders verircesine gerçekleştirdikleri olayları meşru göstererek konuşmalar yapıldı. Yapılan bu zulümlerden sonra insanlar evlerini, şehirlerini terk etmek zorunda bırakıldı.
Dönemin Şırnak valisi Mustafa Malay yakın bir tarihte bir gazeteye verdiği röportajda “Halkı çok perişan ettiler. Bu konuda daha çok askeriyeyi sorumlu buluyorum. Çünkü asker geliyordu, bütün iş yerlerini, şunlarını-bunlarını perişan edip gidiyordu. Bir de yaşlı-yaşsız insanlar öldürüldüler. Askerler çok kişiyi öldürdü. Maalesef.. Askeriyenin sıkıntısı oldu burada, yaşlı insanları öldürdüler, çocukları öldürdüler. Ben onları da suçlu buluyorum.” Şeklinde konuşarak döneminde yapılan hak ihlallerini, askeriyenin açıkça insanların hayatlarına kast ederek öldürdüklerini adeta ihbar etmiştir. Biz buradan insan hakları savunucuları ve bu trajedinin bire bir mağdurları ve görgü tanıkları olarak yargı mercilerine sesleniyoruz. Harekete geçmek için daha neyi bekliyorsunuz? Dönem valisinin bu beyanları açıkça ihbar ve itiraf niteliğinde değil midir?
Türkiye’de güvenlik güçleri tarafından işlenen suçlara karşı yürütülen özel bir cezasızlık politikası söz konusudur. İşledikleri en ağır suçlarda bile güvenlik güçleri hakkında davalar açılmamakta, soruşturmaları zamanaşımı sürelerinin dolması beklenmektedir. Bu cezasızlık politikasına olan güvenle güvenlik güçleri tarafından işlenen suçlarda, özellikle Kürtlerin yaşadıkları bölgelerde büyük bir artış söz konusudur. Bu suçların cezasız kalması ve faillerin hala görevlerine hiçbir yaptırıma tabi kılınmaksızın devam etmesi bölge halkının adalete olan inancını yerle bir etmektedir.
Bugün Şırnak Cumhuriyet Başsavcılığı’na dönemin valisi Mustafa Malay’ın beyanlarını delil göstererek 1992 olayları hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. Yargının adaleti sağlamak için harekete geçmesini talep ediyoruz.
1992 yılında gerçekleştirilen katliamın örtbas edilmesine müsaade etmeyeceğiz!
ŞIRNAK BAROSU BAŞKANLIĞI VE İNSAN HAKLARI DERNEĞİ ŞIRNAK ŞUBESİ